Federal Rezerv’in agresif para politikası duruşu, ABD dolarını yirmi yıldan fazla bir süredir en yüksek seviyesine getirdi. Bu da emtia piyasalarına zarar verdi ve altın fiyatı sert düşüşler gördü. Ancak bir fon yöneticisi, son dalgalanmaya rağmen, yatırımcıların hala emtialarda aşırı pozisyonlu olması gerektiğini söylüyor. Ayrıca, bu pozisyonun yarısının altında olması gerektiğini kaydediyor.
“Altın fiyatı aslında 1.000 dolara daha yakın olmalı!”
Abrdn’deki ETF Yatırım Stratejisi direktörü Robert Minter, altının bu yılki %9’luk düşüşüne rağmen, ABD doları ve tahvil getirilerinin olduğu yerde fiyat hareketinin etkileyici olduğunu söylüyor. Ayrıca, altının 1.600 doların üzerinden ziyade 1.000 dolara çok daha yakın işlem görmesi gerektiğini kaydediyor. Bu bağlamda Minter, şu açıklamayı yapıyor:
Altın fiyatının daha düşük olmaması şaşırtıcı. Yatırımcılar ABD doları ve faiz oranlarına rağmen altın tutmak için nedenler buluyor.
“Bir şeylerin kırıldığını gördüklerinde altına dönecekler!”
Minter, altını tutan şeyin, küresel merkez bankası politikalarının küresel ekonomiyi bozmasını bekleyen kenarda bekleyen tüm yatırımcılar olduğunu da sözlerine ekliyor. Japonya Merkez Bankası’nın geçen hafta 1998’den bu yana ilk kez döviz piyasasına müdahale etmeye zorlanmasından sonra zaten bir kırılma noktasında olabileceğimizi söylüyor.
Bu arada, Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere sterlin çöktü. Sterlin, ABD doları karşısında 1980’lerin ortalarından bu yana en düşük seviyesine geriledi. Bu yüzden, birçok piyasa analisti, İngiltere Merkez Bankası’nın para birimini desteklemek zorunda kalabileceğini düşünüyor.
Bununla birlikte Minter, küresel ekonomik koşulların kötüleşmesine değiniyor. Bu nedenle, Federal Rezerv’in agresif para politikası duruşunu sürdürmesinin zor olacağını ifade ediyor. Buradan hareketle, şu değerlendirmeyi yapıyor:
Federal Rezerv zaten bir politika hatası yaptı. Etkinin ne kadar kötü olacağını görmek için bekliyoruz. Birçok insan kenarda bir şeyin kırılmasını bekliyor. Kırıldığını gördüklerinde altına dönecekler.
“Tüm emtialar düşük stoklardan muzdarip”
Altınla birlikte Minter, daha geniş emtia endeksinde yükseliş gösteriyor. Baz metaller, enerji ve tarım gibi emtialarda muazzam bir arz ve talep dengesizliğinin onları küresel bir durgunluğa nispeten bağışık hale getireceğini de sözlerine ekliyor. Dünya ekonomisindeki bir daralmanın ham emtia talebini azaltması mümkün. Bunula birlikte, bunun sistemik arz sorunlarını etkilemeye yetmeyeceğini ileri sürüyor. Minter, görüşlerini şu şekilde izah ediyor:
Tüm emtialar düşük stoklardan muzdarip. Gelecekteki üretime yapılan zayıf yatırım, bu stokların yakın zamanda doldurulmayacağı anlamına geliyor. Alüminyuma bakın, dünyanın hiçbir yerinde alüminyum yok. Bu bakır için de geçerli. Nereye baktığın önemli değil. Tüm dünyada tedarik kısıtlamaları var.
