Altın fiyatları, 1.800 doların üzerine çıkamadan haftayı kapattı. Altın, test ettiği 1.800 dolarda son üç haftadır tutunmayı başaramadı. Göründüğü kadarıyla artan enflasyon tehdidi, altın piyasasını domine etmeye devam ediyor. Enflasyon, merkez bankalarını zorladığından, değerli metal için adeta iki ucu keskin bir kılıç oldu. Özellikle de, Federal Rezerv’in, faiz oranları konusunda daha şahin bir duruş sergilemesi için. Bu gelişmeler yaşanırken, biz de Kriptokoin.com olarak altın yorumları için ünlü analistleri takip ediyoruz.
Merkez bankaları enflasyon konusunda oldukça endişeli görünüyor
Federal Rezerv önümüzdeki hafta toplanıyor ve aylık tahvil alımlarını azaltmaya başlayabilecekleri konusunda artan beklentiler var. Aynı zamanda, artan enflasyon baskıları nedeniyle piyasalar, ABD merkez bankasının 2022 yılının Haziran ayına kadar faiz oranlarını yükseltmesini bekliyor.
Bank of Canada (BoC), tahvil alım programlarını tamamen durdurduğunu duyurduktan sonra, kartlarda neler olabileceğinin bir ön izlemesini gördük. Ayrıca BoC, gelecek yılın ortasına kadar bir faiz artışı öngörüyor ve enflasyonun büyüyen bir endişe olduğunu belirtiyor. BoC para politikası açıklamasında, şu hususlara değiniyor:
Fiyatları yukarı çeken ana güçler (yüksek enerji fiyatları ve pandemi ile ilgili arz darboğazları) şimdi beklenenden daha güçlü ve daha kalıcı görünüyor. Banka, fiyatları yukarı çeken geçici güçlerin devam eden enflasyona gömülmemesini sağlamak için enflasyon beklentilerini ve işgücü maliyetlerini yakından izliyor.
Degussa Baş Ekonomisti’nin altın yorumları
Kanada doları cinsinden fiyatlanan altın, duyurunun ardından yaklaşık yüzde 1 değer kaybetti. Ve şimdi ana olay zamanı. ABD para politikasında beklenen değişim, fiyatları 1.800 doların altında tutarak altının etrafında bir dönüm noktası oldu. Bununla birlikte, fiyatlar yükselemese de, 1.750 doların üzerinde hala güçlü bir destek buluyor. Birçok analist, enflasyon artarken devlet borcunun da arttığını belirtiyor.
Degussa Baş Ekonomisti Thorsten Polleit, yakın tarihli bir raporda, ABD ekonomisinin balonlaşan borcuna daha yüksek faizi karşılayamayacağı için, daha sıkı para politikasının “doğal olarak kozmetik” olmasını beklediğini söylüyor. Ekonomist, faiz oranlarındaki herhangi bir maddi artışın “küresel ekonomik ve finansal sistem için bir depremle eşdeğer” olacağı konusunda uyarıyor. Thorsten Polleit, yükselen enflasyonun reel faiz oranlarını düşürmeye devam ettiğini ve bunun altın için olumlu bir ortam olduğunu da sözlerine ekliyor. Ama şimdilik, Fed’in nasıl bir gösteri yapacağını görmek için beklemek zorundayız.
“Enflasyon baskılarının kalıcı olması, altının parlama eğiliminde olduğu bir ortam demek”
Altın yorumları sorulan Radisson Mining Resources CEO’su Rahul Paul’e göre, değerli metal daha fazla yükseliş için iyi bir konumda bulunuyor. Rahul Paul, altın sektörünün görünümü hakkında şunları söylüyor:
ABD enflasyon oranı 13 yılda gördüğümüz en yüksek oran. Tipik olarak, Fed enflasyonu kontrol altında tutmak için faiz oranlarını yükseltir. Ancak ABD hükümet borcu 29 trilyon dolara yakın rekor bir seviyede bulunuyor. Bu da Fed’in faiz oranlarını yükseltmesinin çok daha zor olduğunu gösteriyor. Çünkü bir faiz artırımının tüm bu borçları ödeme kabiliyeti üzerinde çok önemli bir etkisi olacak. Bu sefer, enflasyon baskılarının daha kalıcı olacağını söyleyebilirim ve bu altının parlama eğiliminde olduğu bir ortam demek.
Altın madenciliği sektöründeki birleşme ve satın alma faaliyetleriyle ilgili olarak Rahul Paul, geçtiğimiz yıl çok sayıda kayda değer işlem olduğunu ifade ediyor:
2021, birleşme ve satın almalar için yoğun bir yıl oldu. Birçoğu Kanada altın projelerini içeren bir dizi işlem gördük. Bu yıl dikkate değer işlemler arasında Yamana tarafından Monarch, Eldorado Gold tarafından QMX, Evolution Mining tarafından Battle North, Premier Gold satın alınması yer alıyor. Equinox tarafından ve daha yakın zamanda Kirkland Gold by Agnico. Bu trendin yalnızca ileriye doğru toparlanacağını düşünüyorum.
