Altın piyasası 2.300 doların üzerinde tutunmayı başardı. Bununla birlikte, 2.350 doların altında sıkışıp kaldı. Piyasa biraz yönsüz görünse de, bir piyasa stratejisti aşağı yönü sınırlı görüyor. Dahası, altının daha yüksek seviyelere tırmanmak için bir merdiven inşa ettiğini söylüyor.
“Altın fiyatları merdiven basamağı şeklinde yükseliyor!”
MarketVector Indexes Endeks Ürün Yönetimi ve Pazarlama Müdürü Joy Yang, fiyat hareketleri her ralliden sonra yeni bir taban oluşturduğu için altın fiyatlarının merdiven basamağı şeklinde yükselmesini bekliyor. Stratejist, yılın başında altının 2.000 dolardan sağlam bir taban oluşturduğunu söylüyor. Ayrıca, şimdi yaklaşık yedi ay sonra bu tabanın 200 dolar yukarı çıktığını belirtiyor. Buradan hareketle startejist, şu açıklamayı yapıyor:
Altın kesinlikle yeni ve rahat bir aralıkta ve bir daha 2.200 doların altına ineceğini düşünmüyorum. Birkaç ay içinde, bu tabanın 2.400 dolara kadar yükseldiğini görebileceğimizi umuyorum. Altını yönlendiren risklerin ve faktörlerin önümüzdeki birkaç yıl içinde herhangi bir yere gideceğini düşünmüyorum.

“Yatırımcılar daha makro odaklı olmalı!”
Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere altın, geçen ay 2.450 doların üzerine çıkarak rekor kırdı. Ancak, daha sonra oldukça dar bir aralıkta konsolide olmaya başladı. Bu da sıkıcı bir ticaret oldu. Ancak Yang, yatırımcıların heyecan verici bir momentum ticareti olduğu için altına yatırım yapmaması gerektiğini söylüyor. Yang, altının rolünün NVIDIA gibi hisse senetleriyle ya da değişken meme hisse senetleriyle rekabet etmek olmadığını da sözlerine ekliyor. Bu bağlamda Yang “Altın alan ve elinde tutan yatırımcılar daha makro odaklıdır,” diyor. Stratejist, altının piyasa köpükleri arasında uzun vadeli bir değer deposu olarak hizmet ettiğini vurguluyor.
Yang, portföylerine bir miktar altın eklemek isteyen genel yatırımcıların, beklentilerini yönetmelerine yardımcı olması için değerli metali halihazırda kimlerin satın aldığına bakmaları gerektiğini söylüyor. İki yıldan uzun bir süredir en büyük altın alıcıları küresel merkez bankaları oldu. Yang, “Merkez bankalarının neden altın tuttuğuna bakarsanız, bunun gerçekten pozisyonlarını korumak, portföylerini çeşitlendirmek için olduğunu görürsünüz” diyor.

Merkez bankaları neden altın yığıyor?
Joy Yang, hükümetin borcunun büyüklüğü ve gidişatı nedeniyle ABD dolarından uzaklaşmaya devam ettikçe merkez bankalarının altın almayı bırakmasını beklemiyor. Yang, borç arttıkça diğer ulusların bu yükü taşımasının daha da zorlaştığını belirtiyor. Ayrıca Kasım 2024 ABD seçimleri yaklaşırken, her iki büyük siyasi partinin de büyüyen borcu ele almak için bir planı olmadığının açık olduğunu söylüyor. Demokrat Parti sosyal programları desteklemek için harcama yapmaya devam etmek isterken, Cumhuriyetçiler vergileri büyük ölçüde azaltmak istiyor. Bu noktadan hareketle stratejist, şu sonuca varıyor:
Sonuçta her şey aynı. Dışarıda insanların yeniden fiyatlandırmak zorunda kalacağı muazzam bir ABD doları borcumuz var. Birileri hala tüm bu borcu satın almak zorunda. Ancak bence dünyanın geri kalanı ABD dolarına o kadar bağımlı olmadıklarından emin olmaya çalışıyor. Onlar için altın, kendileri için hala oldukça önemli bir değer deposu olan bir varlığı tutmak için başka bir fırsat sunuyor.
Her ne kadar merkez bankaları altın piyasasında baskın güç olsalar da Yang, Batılı yatırımcıların da eninde sonunda sıranın kendilerine gelmesini beklediğini söylüyor. Stratejist, altının bir sonraki yükselişinin Fed’in faiz oranlarını düşüreceğini netleştirmesinin ardından gelmesini bekliyor. Şu anda piyasalar, ABD merkez bankasının Eylül ayında gevşeme döngüsüne başlama ihtimalini %60’ın üzerinde fiyatlıyor.